Jean Giono’nun “Ağaç Diken Adam” hikayesini yeni okudum. Neredeyse yüz yıl arayla ve “doğu” “batı” farkıyla benzer bir karakteri yazmışız. Hikayeyi geç okumuş olmayı okur noksanlığıma ve yazar talihime yorup, bu yazıya vesile olan hikayeye geçiyorum.
su duydum
“17 Eylül 2021 Cuma günü “Literaturhaus Zürich” tarafından İsviçre’nin Zürih kentinde organize edilen ve konuşmacı olarak davetli olduğum “İsviçre’de Beşinci Dilde Edebiyat” adlı sempozyumda yazarlık serüvenimi ve “başka bir dilde” yazmaya dair deneyimlerimi paylaştığım sunumumun tam metni.
Edebiyat okurlarının Ayrıntı Yayınları’ndan çıkan “Birazcık Halil” ve “Su Duydum” romanlarıyla tanıdığı Yazar Hasan Sever ile yaşamını, Ankara’yı, Zürih’i, göçmenliği, edebiyatı, yazmayı, kitaplarını ve satır aralarında saklı pek çok meseleyi, mesela özlemi ve direnmeyi konuştuk.
Vefa’ya…
Onu ODTÜ 1. Yurt 3. kat dip merdiven başında elinde çay bardağıyla hatırlıyorum. Vefa’ya dair zihnimdeki ilk görüntü budur. Hararetli bir edebiyat tartışmasının içindeydi. O zamanlar (da) zaman zaman alevlenen bir konuydu: Enver Gökçe mi Ahmed Arif mi? Hangisi daha büyük şairdi?
Hasan Sever ikinci romanı “Su Duydum”da on sekiz yıllık bir aradan sonra karşılaşan iki eski sevgilinin birlikte geçirdikleri bir hafta sonunu anlatıyor: Geçmişin anıları ve muhasebesi ile uzayacak olan hüzün dolu iki günün hikayesini…
Etkileyici diyalogları, zengin yan karakterleri, dozunda lirizmi ile karşımıza çıkan bu eser, uzun yıllar ülkesinden uzak, sürgünde yaşamak […]
Hasan Sever: “Yazabileceğiniz en iyi hikâye çoğunlukla el uzatma mesafenizdedir.”
İlk kez, 2015 yılında Birazcık Halil romanıyla okur karşısına çıkan Hasan Sever’le, yeni romanı Su Duydum hakkında konuştuk. Her iki romanı da Ayrıntı Yayınları etiketini taşıyan Hasan Sever, sorularımıza olanca içtenliğiyle ve çoğunlukla da sözü fazla dolandırmadan yanıt verdi.
İçinde pek çok şiir, şarkı olsa da bu tango anlatıyordu en çok kitabı bence. Yan yana ama bir o kadar uzak, tutkulu öte yandan hüzünlü…
Kitap Cuma, Cumartesi ve Pazar olmak üzere 3 bölümden oluşuyor. Üç günü değil iki ömrü okuyoruz.
Su Duydum bir politik sürgün ile bir iç sürgünün, “kadın ve erkek”, “sevgili ve dost”, “dün ve bugün”, […]